Google+ Dalgın Sular : 2020

31 Aralık 2020 Perşembe

Dalgın Sular, 'Haziran'dan Önce' - 5. sayı

Nerede kalmıştık?

Yarım kalan dergiyi, e-dergi formatında ve yine birçok yarım kalanlarıyla ama başlangıçtaki çıkış noktası ile sunuyoruz.

Anlamak ne korkunç, şaşırmak ne güzel. 

Söz(y)lenecek ne çok şey kaldı, hala…

Dalgın Sular Dergi 5. sayıyı okumak, indirmek için tıklayınız

Haziran'dan Önce 5. sayı

İçindekiler

Maske

Zeynep Sayın

Tünel

Ali Ekdal & Hakan H. Cankatan

İnilti: Akıl Hastalarının Yazdıkları Şiirler

Dalgın Sular’da: Elke

İştar Gözaydın

Zaman Kasidesi / Adonis

Mira Said

Distopya

Ahmet Usta

Soru ve Şiirin Mekânı

Batuhan Saç

Dalgından Kalanlar

Fırat Bingöl & Dinç O. Aydın

30 Kasım 2020 Pazartesi

Dalgın Sular 4. Sayı: "Geçmişin İhyası" - Dijital 2. Baskı

Dergi sayısı 2. kez basılır mı? 

Biz yaptık, oldu.

Dalgın Sular Dergi 4. sayıyı okumak, indirmek için tıklayınız.


Geçmişin İhyası 4. sayı

  İçindekiler

  Çizgi Roman Kültürü

  küçük İskender

  Arap Edebiyatında Masal

  Mira Said

  Yassı

  Zeynep Sayın

  Dark City

  Oktay Şılar

  Şiirler

  Emre Varışlı, Mısra Gökyıldız, Sedat Şanver, İskender  Savaşır

 Ütopya Ders Notları

 Bülent Somay & Ahmet Usta

 Düş-erken

 Necla Köse & Cansu Uzun


31 Ekim 2020 Cumartesi

İskender Savaşır'a Ait Birçok Kaynağın Bulunduğu ‘iskendersavasir.com’ Açıldı!



iskendersavasir.com web sitesi, Haziran 2018’de kaybettiğimiz İskender Savaşır’ın kültürel çalışmalarına ulaşmak isteyenlere yardımcı olmak; daha önemlisi onu, hiç tanımamış insanlara tanıtmak amacıyla kuruldu.

Savaşır’ın eşi İştar Gözaydın ve öğrencisi Batuhan Saç'ın önderliğinde ortaya çıkan web ortamına, sizlerin de katkılarını bekliyoruz. İskender Savaşır'a ait sitede bulunmayan her türlü materyali bize ulaştırabilirsiniz...

İskender Savaşır


“Ben konuşmaya devam ediyorum. Benim için eğitim böyle bir şey. İsterseniz çok geriye götürelim bunu, Platon’un Sempozyum’una, konuşmak benim için bir Şölen dir. İçeriz, konuşuruz, tatlı tatlı yanlışlarımızı birbirimize gösteririz. Benim için eğitim denen şey, sözün sürekliliğidir.”

İskender Savaşır


31 Ağustos 2020 Pazartesi

'Kelimelerin Anayurdu ve Tarihi' - Kitabı Blog Yayını İle Okumaya Açıldı!

 'Kelimelerin Anayurdu ve Tarihi

Kitabı aşağıdaki blog yayın ile okumaya açıldı!

kelimelerinanayurdutarihi.blogspot.com/

İskender Savaşır'ın 'kamu malı' dediği ve tartışılmasını, 

itiraz veya yorum ile geliştirilmesini istediği 

dil, kültür ve tarih çalışması.

Blog arşiv, kitap dizgisine uygun biçimde sıralandı. 

İyi okumalar, itiraz veya yorumlar...


4 Ağustos 2020 Salı

Dalgın Sular: Elke Ateşle Mühürlenen


Elke: Ateşle Mühürlenen, Dalgın Sular  - Hanım Koçyiğit

Klaros Yayınları, Roman, 392 sayfa

 


Elké, mitolojik bir karakterin Mezopotamya kültüründe geçen isimlerinden biri aslında. Her kültürde farklı isimlerle biliniyor. Ermenilerde Alk, Orta Asya Türklerinde ve Anadolu’da Alkız, Albastı Karısı, Almast, Kürtlerde Elké, Pirevok, Pirebok olarak söylencelerde geçiyor. Roman çıkış noktasını Lilith mitinden alıyor. Kutsal kitaplarda yer almasa da mitolojide ve birçok kadim inanışta, Âdem’in ilk eşi Lilith’ten bahsedilir.

Bu inanışa göre; aynı topraktan yaratılmış olmalarına rağmen Lilith’ten Âdem’e biat etmesi istenir. Kabul etmeyince gözden düşer, eşitlik ısrarında diretince de cennetten kovulur. Bu romanın ana karakterlerinden biri olan Elké de, Lilith’e yapılanları kabul etmeyip lanetlenen ve yeryüzüne sürülen melek soylu varlıklardan biridir. Bin yılların unutuşunda, kuş uçmaz kervan geçmez, zemherilerin kış masalları fısıldadığı bir dağ köyü… Ateşin başında, o eski dillerin kadim söylencelerini anlatırdı masalcı kadınlar. Büyülenmiş gözlerinde karanlığı kovalayan alevlerin oynaştığı çocuklar, masalların gerçek olmadığı için bu kadar güzel olduğunu bilmeyecek yaştaydılar. Kadim kültürlerde benzer karşılıkları olan ve her bir dilde farklı isimlerle bilinen Elké ve onun bin yıllar süren intikamı, o eski dağ köyünü ve ailenin peşini bırakmayarak nesilden nesle yenilenecektir.

Elke, Klaros Yayınları





Elké: Ateşle Mühürlenen’de; bin yılların yorgun bilgileri, şifacılık, cennetten kovulmuş melekler, doğaüstü olaylar ve karşılaşmalar, kuşaklar boyunca süren ailelerin serencamları, Türk, Kürt ve Ermeni halklarının iç içe geçmiş, dil ve din farklarının da ayıramadığı ortak kültür ve tarihleridir anlatılan. Yolların, sürgünlerin, yoksulluğun, ayrılıkların ve ölümlerin araya girdiği bu ölümcül kovalamacaya, Elké’nin binlerce yıl öncesinden hasımları da katılacaktır. “…Ben ki kutlu ateşten ve ışıktan gelenim… Âdem’den öncesi ve sonrası yaratılanlar şahidim olsun… Tanrının lanetlediği bütün mahlûkata and olsun ki; senin ve senden sonrakilerin ocağı huzur bulmayacak, toprağın bereket, soyun rahat yüzü görmeyecek; dirlik, düzen tatmayacak. …İşte o zaman senin kıyametin başlayacak. Sen ve zürriyetin, asla tanrı buyruğu ile ölmeyeceksiniz.” Bu anlatı; masalından kovulan kötücül bir varlığın hikâyesidir.